12 gün orucun ardından Aşure Günü yapılır. 12 değişik malzemeden oluşan Aşure tatlısı yenilir veya evlere dağıtılır. (wikipedia)
-3 su bardağı aşurelik buğday
-Yarım su bardağı pirinç
-Yarım su bardağı fasulye
-Yarım su bardağı nohut
-1/4 su bardağı çekirdeksiz üzüm
-5- 6 tane incir
-2- 3 dilim portakal kabuğu
-1 kahve fincanı gül suyu
-1 paket vanilya
-2- 3 avuç fındık veya ceviz içi ve tarçın
-2 çorba kaşığı hindistan cevizi rendesi
-5- 6 su bardağı şeker
YAPILIŞI:
1- Akşamdan, buğday, fasulye ve nohut ayıklanıp yıkanır. Ayrı ıslatılır.
2- Buğday, pirinç ve ince kıyılmış portakal kabuğu beraber haşlanır.
3- İyice pişirilmiş nohut ve fasulye konur. Bir müddet beraber kaynatılır.
4- Şeker konur. Sonra yıkanmış üzüm ilave edilir.
5- Ateşten alınmadan 5- 10 dakika evvel küçük doğranmış incir, gül suyu ve vanilya konur.
6- Kaselere boşaltılıp dövülmüş fındık, tarçın, hindistan cevizi ile süslenir.
Not: Aşureye, kaselere koymadan önce, haşlanıp soyulmuş kestane de konabilir.
Kısa Bilgi:
Nuhun gemisinde, erzak azalınca Aşure yapıldığı rivayet edilir.
… Soğuk bir havada okuldan dönen mahalleden bir grup çocuk olarak sıcak aşure kazanının kaynadığı evi daha önceden bildiğimizden hep birlikte o eve giderdik. Mahallede hemen herkesin bu ay içinde sırayla kullandığı özel aşure kazanında pişirilen aşure imece usulüyle bir tören hassasiyetiyle hazırlanırdı. Akşamdan ıslatılan buğdaylar ve diğer kuru baklagiller… Her biri ayrı bir özenle hazırlanan meyveler ve kuru yemişler… Çok farklı tatların büyük bir uyum içinde ve apayrı bir tat olarak bir araya getirilmesi… İşte aşure! Bu arada bizi en çok etkileyen sahnelerden biri aşure kazanının okunan Yasinler ve dualar eşliğinde açılmasıydı. Etrafa yayılan mis gibi bir koku ve çocuklara ikramı önceleyen bir servis anlayışı…Sonra kaselere doldurulup üzeri ceviz ve tarçınla süslenerek hemen hemen bütün mahalle sakinlerine gönderilen aşureler… Aşure paylaşmak, aşure bereket… Bir ay boyunca her gün başka bir hanede aynı güzelliği yaşamak bize hiç bıkkınlık vermezdi. Her gün ayrı bir keyif ayrı bir tat demekti.
Market rafından aldığım aşure paketinin arkasında yer alan içindekiler kısmını ve hazırlama tavsiyelerini okurken tüm bunlar hafızamda canlanıvermişti. Bir film şeridi gibi gözümün önünden geçti derler ya… Çocukluk günlerimin o tatlı anlarını yeniden yaşamıştım sanki. Daha önce alışkanlıklarımızla beraber aslında değişen dönüştürülen biz oluyoruz demiştik. Aşure bu haliyle bütün o törensel özelliklerinden soyutlanmış ve çok kısa sürede hazırlanabilen bir gıda teknolojisi ürününe indirgenmiştir. Artık o yemek sonrası ailece yiyebileceğiniz bir tatlıdır. İşte paketin bir köşesinde gözüme çarpan “dört-altı kişiliktir” servis önerisi, koca mahalleye ikram edilip alınan dualarla bereketlenen bir aşure anlayışından nerelere geldiğimizin göstergesi gibi geldi bana. Tatlar sunileştikçe, paylaşım azaldıkça dünyamız da daralıyor, yüreğimiz de… Üzerinde yaşadığımız yaşlı dünyamızın her geçen gün bizi taşımaktan daha bir yorgun hale gelmesi bundan belki de… Hayatımıza tat katan tatları şartlara kurban etmeyelim, bereket bizimle olsun. Yeni yılın müjdecisi Muharrem ayı ümmet-i Muhammed’e rahmet, esenlik ve bereket yağmasına vesile olsun.)
Aslında 375 sayfalık uzun bir aşure tarifi "Baba ve Piç". Bölüm adları aşurenin malzemelerinden oluşan kitap, Ermeni meselesi ve kadınlar üzerinden kimlik sorununu işliyor. Neden aşure?
Öncelikle, aşure gibi birden fazla unsuru birbirine karıştıran metaforları seviyorum. Aşurede aynı zamanda çokkültürlülük, çokseslilik var. Her malzemenin tadını tek tek fark edersin. Ama bir de incirle nohutun yan yana gelerek oluşturduğu bütün var. O anlamda aşure, özellikle son dönemde yitirdiğimiz kozmopolit kültüre de atıfta bulunan önemli bir metafor.
Aşure vitamin deposu
Hem büyüklerin hemde çocukların severek yediği aşure vitamin deposu
Bazı özel günlerde hazırlanan aşure, içinde bulunan vitamin, mineral ve protein nedeniyle önemli bir besin kaynağı.Gıda Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Ramazan Çelebi, aşurenin özellikle çocuklar için önemli olduğunu söyledi.
Aşurenin faydaları :
-Aşure çorbasının içinde sadece bitkisel yağlar olduğu için de kolesterol bulunmaz.
-Aşurenin B2, B1, C, A vitamininin yanı sıra bol miktarda demir, çinko, fosfor, kalsiyum ve sodyum içerdiğini de anlattı.
-Aşurenin sağlık için daha sık tüketilmelidir ''
-Aşure, özellikle çocuklar için büyük bir enerji kaynağıdır.
-Tatlı olarak çocukların kolaylıkla tüketmesi sağlanabilecek aşure, vücut direncini artıracaktır. -Vitamin ve mineral deposu olan aşure, vücudun daha dirençsiz kalabildiği bu dönemlerde mutlaka tüketilmelidir.
- Kış aylarında soğuk ve hastalıklara karşı gerekli olan enerji, vitamin ve minerallerin önemli kısmı aşurede bulunuyor.'
Bir tez konusu: Aşure’nin Tarihi ve Beslenmedeki Önemi / Eda Öndül – Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Bölümü, Van
Etkinlik / Müzik:
Ashura / Mustafa-Övül Avkıran / garaj istanbul
Oyunun müziklerinin CD’si de aynı adla Kalan Müzik’ten çıktı